Hedef Fiyat

Zayıf bilanço sonrası Deniz Yatırım’dan KONTR’a SAT sinyali

Kontrolmatik Teknoloji, 2025’in üçüncü çeyreğinde 559 milyon TL zarar açıklarken, Deniz Yatırım finansalları “olumsuz” değerlendirdi. Aracı kurum, yüksek borçluluk ve zayıf kârlılık gerekçesiyle hisseye yönelik “SAT” tavsiyesini ve 39 TL hedef fiyatını korudu.

Deniz Yatırım, Kontrolmatik Teknoloji (KONTR) için yayımladığı 3. çeyrek bilanço değerlendirmesinde finansal sonuçları “olumsuz” olarak nitelendirdi ve hisseye yönelik “SAT” tavsiyesini korudu. Kurum, 12 aylık hedef fiyatını 39 TL olarak belirlemeye devam etti.

Zayıf Finansal Performans

Kontrolmatik Teknoloji, 2025’in üçüncü çeyreğinde 2,7 milyar TL satış geliri, -72 milyon TL FAVÖK ve -559 milyon TL net zarar açıkladı. Şirketin satışları geçen yılın aynı dönemine göre yalnızca %3 artarken, önceki çeyreğe kıyasla %34 geriledi.

FAVÖK marjı -2,7% seviyesinde gerçekleşirken, net zarar da bir önceki çeyreğe göre %161 artışla 559 milyon TL’ye çıktı. Deniz Yatırım, “Zayıf ciro ve kârlılık performansına ek olarak yüksek vergi gideri, net zararın artışında belirleyici oldu.” değerlendirmesinde bulundu.

Karlılıkta Gerileme, Borçta Görece Azalma

Şirketin operasyonel kârlılığında zayıflama sürerken, net borç pozisyonunda sınırlı bir düşüş gözlemlendi.

  • Net borç: 12,1 milyar TL (Haziran 2025: 12,8 milyar TL)

  • Net borç/FAVÖK oranı: 19,3x (önceki çeyrek: 10,9x)

Enflasyon muhasebesi kapsamında parasal kazanç/kayıp kaleminde 304 milyon TL’lik olumlu etki kaydedildi. Ancak bu etki, faaliyet kârındaki düşüşü dengelemeye yetmedi.

Deniz Yatırım’dan Değerlendirme

Deniz Yatırım, hisseye yönelik “SAT” tavsiyesini sürdürürken şu ifadelere yer verdi:

“Matematiksel olarak yükseliş potansiyeli görülse de, yatırımların finansallara olumlu katkısı henüz istenilen seviyeye ulaşmadı. Ayrıca yüksek borçluluk oranı kısa vadede hisse performansını sınırlıyor. Ancak uzun vadede gerçekleştirilen yatırım hamlelerinin değer yaratma potansiyeli korunuyor.”

Kurum, olası varlık satışlarının borçluluğu azaltabileceğini ve bu durumun “yukarı yönlü risk” oluşturabileceğini de belirtti.